12 Eylül 2010'da yapılacak olan Anayasa referandumu için RTE dahil tüm liderler peşinsıra mitingler ve ikna turlarına başladılar bile. En çok ilgimi çeken RTE ve partisinin ikna turları idi. Son dönem de hem kendi partisinin olağan genel kurul toplantıların da hem de mecliste yer yer 12 Eylül 1980'e ithafen garip garip saçmasapan söylemlerde bulunmakta, hatta kendi içinde çelişkilerle dolmaktadır. Nitekim bunun yanlış olduğunu anlama kapasitesi düşük halkımız maalesef gene bildiğini okuyacaktır. Acaba bu referandum bize ne getirecek, ülkeye ne sağlayacak, neler götürecek adına birşey bilen varsa helal, bunları bilipte buna rağmen "Evet" diyecek varsa onlara da yuh diyeceğim.
Aslında o değilde benim merak ettiğim; toplantılar da, basın açıklamaların da, orda burda 12 Eylül darbesinden 27 Mayıs'tan bahsedip zırıl zırıl ağlayan, elini öpmediği şeyh şıh kalmayan, geçmişi karanlıklarla dolu hapisaneler de şair olmuş, yeryer tutucu yeryer emlakçı bir başbakan nasıl oluyor da bir anda "anarşik" olabiliyor ve aynı zamanda tüm büyük şehirlerin billboardlarını süsleyen AKP referandum reklam kampanyasında "Darbelerin Karanlığından, Demokrasinin Aydınlığına Evet" gibi abuk ve gayet faşist bir söylemde bulunabiliyor?
Sanırım artık ben ve benim gibi düşünenleri şaşırtması iin bir mucize dileyeceğiz halkımızdan.
Neyse ki özgür irade halen satılık... :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder